Haritaya baktığınız zaman tek komşusu İspanya olan batısı Amerika kıtasına bakan ve upuzun sahilleriyle atlantik okyanusu kıyısında dikdörtgen şekilde bir ülke ve yaklaşık on milyon kişilik bir nüfusa sahip olan Portekiz, küçük büyük demeden bütün turistlere sunacak çok zenginliği olan huzurlu bir ülke.
Güzel şarapları, masalsı kaleleri, sarayları ve bol miktarda bulunan uzun kumlu plajların yanı sıra binlerce yıl geriye uzanan bir tarih ülkesi.
İspanya’nın Galiçya eyaleti ve büyüleyici Douro Vadisi arasında yer alan Portekiz’in kuzey turizm bölgeleri ülkenin en güzel bölgelerini oluşturmaktadır.
Yemyeşil doğasıyla Minho bölgesi ülkenin kuzeybatısını kapsıyor ve adını ülkenin İspanya ile olan kuzey sınırını belirleyen Minho nehrinden alıyor. Bölgenin en popüler şehri Braga, 300’den fazla kilise ve görülmeden asla gidilmemesi gereken Bom Jesus do Monte’ kilisesine ev sahipliği yapan tatlı bir şehirdir.
Daha güneyde ise Portekiz’in doğum yeri ve ilk başkenti olan ve Portekiz tarihinde çok önemli bir yer kaplayan Guimarães yatıyor. Eski bir kaleye ve ortaçağ şehir merkezine sahip görülmesi gereken şehirlerden.
Araba, tekne veya trenle erişilebilen güneydeki Douro Vadisi, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alıyor ve Porto şarabının ev sahipliğini yapıyor.
Porto, 12. yüzyıldan kalma bir katedral ve altın kaplı iç mekanına sahip muhteşem São Francisco Kilisesi,duvarları 20 binden fazla el yapımı Azulejos(Mavi çini) kaplı 100 yıllık Sao Bento Tren İstasyonu gibi birçok eşsiz cazibe merkezine sahiptir. Dar sokaklar ve müthiş 1.Dom Luis köprüsü ile karakterize edilen eski Ribeira bölgesi, 1996 yılında UNESCO Dünya Mirası listesine girmiştir.
Ticari verimliliği başarılı bir şekilde gösterişsiz bir cazibe atmosferiyle harmanlayan kuzeyin bu zarif başkenti Portekiz’in en büyük ikinci şehridir. Muhteşem Douro Nehri’nin kıyısında bulunan ‘granit şehir’ çarpıcı köprüleri ve çok ünlü Porto şarabı ile ünlüdür. Yüzyıllar boyu ticaretten zengin olan hem kozmopolit bir merkez hem de geçmişin tarihsel olaylarını kapsayan bir şehirdir.
Douro Nehri’nin güney kıyısında Porto Ribeira bölgesinin karşısında yer alan Vila Nova da Gaia, ziyaretçilerin şarap tadımı ve şarap mahzenleri gezileri için gidebilecekleri Taylor’s, Porto Cruz, Offley ve Sandeman gibi Porto şarabı markalarının mahzenleri ve tadım yerleriyle ünlüdür.
Doğuda İspanya sınırından Atlantik Okyanusa uzanan Beiras bölgesi, kuzeyin serin, yeşil otlakları ile güneydeki sıcak, kuru ovalar arasında doğal bir geçiş noktasıdır. Eyalet başkenti Coimbra, altı kralın doğum yeridir ve Portekiz’in en eski üniversitesine ev sahipliği yapar. 1064’te Kuzey Afrikalı’lara karşı zaferi kutlamak için inşa edilen antik kale tarzı katedrali, Avrupa’daki Romanesk mimarinin en güzel örneklerinden biridir.
İç kısımlarda yer alan Serra da Estrela dağının zirvesi 1.993 metreye yükseliğinde olup Portekiz anakarasında en yüksek noktadır ve Portekiz’de kış turizminin tek ve popüler noktasıdır.
Zarif binalar, çarpıcı kaleleri ve çok güzel korunmuş ortaçağ kenti Obidos, beyaz badanalı evlerin ve büyüleyici arnavut kaldırımlı sokakları ile birçok ilgi çekici yere sahiptir.Ayrıca şehir yıllardır süregelen 25Nisan-5 Mayıs arasında yapılan Uluslarası Çikolata Festivaline de ev sahipliği yapıyor.
Yakınlarda, Fátima şehrinde yer alan Fatima kilisesi her yıl milyonlarca hacı çekiyor. Üç çocuk çobanın, 1917 yılında Hazreti Meryem’in kendilerine görünüp çeşitli kehanetlerde bulunduğunu söylemesi üzerine şehir Hıristiyanlığın en önemli ibadet yerlerinden biri haline gelmiştir.
Onun da güneyinde Lizbon’un batısında yer alan Cascais Sahili ve Sintra bölgesi, çok sayıda turistik cazibe merkezi, tarihi saraylar ve kumlu plajlara sahiptir.Sintra bölgesi 1995 yılında UNESCO Dünya Mirası listesine girmiştir ve bölge Avrupanın en sıra dışı manzaralarından biri olarak geçmektedir. Geçmişte sürgün edilen krallar için tercih edilen bir yer olan Estoril ise ünlü büyük kumarhanesi ile çok tatlı bir sahil beldesidir.Yakınlarında ise Cabo da Roca feneri Avrupa ana kıtasının en batı noktası ünvanını taşıyor.
Muazzam cazibesi ve zarif mimarisi ile meşhur Lizbon, yaşam ve hareketle dolu bir başkent, modern kültür, antik tarih ve geleneksel değerlerin zengin bir karışımını hissedeceğiniz bir atmosfer.
Lizbon’un asırlık Alfama semtinin dar sokakları kentin en ünlü simgesi São Jorge Kalesi’ne kadar çıkıyor.Oradan da Lizbon ve Tejo(Tagus) Nehri’nin muhteşem manzarası sizi cezbedecektir.
Aynı derecede büyüleyici olan, Lizbon’un en eski yerleşim bölgelerinden biri olan ve birçok bar, restoran, diskotek ve fado evi için popüler olan yer ise Bairro Alto.
Lizbon’un batısında ise Belém‘in tarihi merkezinde, Kaşifler anıtı ve Belem Kulesinin önünden 25 Nisan Köprüsü manzarası eşliğiyle 15. ve 16. yüzyılların büyük deniz kaşiflerinin muazzam başarılarını hayalinizde canlandırabilirsiniz.
Canlı rengarenk manzarası ve göz kamaştırıcı beyaz badanalı köyleri ile Alentejo Portekiz’in en güzel bölgelerinden biridir. Yüzlerce yıl boyunca bölge önce Kuzey Afrikalılara sonra da İspanyol işgalcilere karşı bir savaş alanıydı. Bugün dünyanın toplam şarap mantarı arzının üçte ikisinden fazlasını üreten verimli bir ildir.
Alentejo’nun merkezinde elverişli bir konumda yer alan Évora şehri Bölgenin en büyük şehridir ve aynı zamanda bir Roma tapınağına ve etkileyici bir Gotik katedrale sahiptir.
200 kilometrelik kumlu sahil şeridi ve yıl boyunca ılıman bir iklime sahip olan Algarve, Avrupa’nın en iyi tatil merkezlerinden biridir. Atlantik tarafından iki tarafta sınırlanmış ve komşu İspanya ile doğal bir sınır oluşturan Guadiana Nehri ile Portekiz’in en güneyinde ki güneşli bölge her yıl yüzbinlerce turiste ev sahipliği yapmaktadır.
Algarve bölgesini başkenti Faro, geniş bir lagünün kenarındaki büyüleyici bir limanın etrafına inşa edilmiştir. Önemli özellikleri arasında bir deniz müzesi ve etkileyici bir 13. yüzyıl katedrali bulunmaktadır.
Bölge ayrıca sahil şeridi boyunca noktalı birçok lüks plaj tesisi, özellikle modern marina, kaliteli oteller ve golf sahası ile ünlüdür, daha az bilinen batı Algarve, ünlü bir sahil kasabası olan Lagos’ta başlar orası ise antik kiliseleri ve uzun kumlu plajları ile ünlüdür.
Portekiz’in 1000 km batısında Atlantik’te yeşil doğasıyla büyüleyen özerk Madeira adası, 19. yüzyıldan beri lüks bir tatil beldesidir. Aynı adı taşıyan zengin, meyveli şarabı ile ünlü olan ada, muhteşem bir volkanik manzara ve yemyeşil doğasıyla görülmesi gereken yerlerden.
Bir diğer özerk bölge ise Açores(Azor Adaları)dır.Portekiz’den 2 Kuzey Amerikadan 5 saat uzaklıkta bulunan Açores Maderia adası gibi yemyeşil doğası ve birçok doğa ve su sporu yapılabilcek insanın hayatında en az bir kere bulunması gereken bir yer.
Azor Adaları‘nın volkanik takımadaları Portekiz’in en iyi saklanan sırlarından biridir. Atlantik’teki Avrupa’nın bir parçası gibi, dokuz adası Portekiz ile ABD arasında 645 kilometre boyunca yayılmıştır.